26 Aralık 2011 Pazartesi

25 ARALIK MAÇLARI


NY KNİCKS 106 - 104 BOSTON CELTİCS



Gecenin ve sezonun açılış maçı hepimize dolu dolu iyi ki başlamış dedirtti ve Türkiye’de, Avrupa’da tuttuğumuz takımların nba oyuncularından kopmasını hatta grev devamı ihtimalinde oluşacak dream teamler kıvamındaki FİNAL FOUR İSTANBUL’u bile unutturdu.

Çok özlemişiz ama ligimizle ve euro league ile iyi oyalanmışız. Amerikalılar ise feci özlemişler. Hem oynayanı özlemiş hemde izleyeni.

Tekrar açılış maçına dönecek olursak tepeden tırnağa MSG filmi izledik. Başrolünde 17sini son çeyrekte olmak üzere 37 sayı atan, 8 ribaunt alıp 3 te asist yapan CARMELO ANTHONY vardı.

Yardımcıları ise yüzdeli bir şekilde 40 sayılık katkı veren Stoudemire&Douglas aş idi. Ama bu aş nin yanına Chandler’in 6 bloğunu da iliştirmek lazım. Hatta Mavs-Heat maçından bir adet kıymetli anekdot iliştirmekte lazım. Dün akşam Mavs’ın takım halinde yaptığı blok sayısı 0 (sıfır) eski oyuncusu Chandler’ın ise 6. Mavs çok tutmak istedi ama dünkü Mavs’in halini gördükten sonra keşke daha çok isteseymiş dememek zor değil.

Celtics cephesi ise Pierce’den yoksun, karşısında kudurmuş bir Melo, harikulade MSG atmosferi buldular ve biraz yaşlanmış gözüktüler. Maçın sonu hariç kötü maç çıkarmadılar. Hatta kişisel olarak Rondo ve Bass harikulade işler çıkardılar. Rondo 31 sayı, 13 asist, 5 top çalma ve çok sayıda top kaybı, Bass ise benchten gelip 20 sayı 11 ribaunt çıkardı. Takımın ihtiyar kurtları ise verimli oynamanın ne demek olduğunu çok iyi anlatırken Jermaine’yi çooook uzakta tutuyorum.

Maçı kazanmaya hep 1 adım yakın durdular ve kazanabilirlerdi ama Pierce yoktu ama Pietrus yoktu ama atmosfer ama Melo ama basketbol tanrıları ama 1-2 pozisyonda hakem Knicks‘e rüzgarını kattı… bu kadar ama varken maçı kaybetmelerini çemkirmek biraz abest olacak AMMMAAA maçı kazanmak için 2 hücum bulup elinde aktif oyuncular içinde son topu kullandıracağın oyuncular listesinde ilk 5teki yeri sorgusuz duran Ray Allen’a 1 şut bile bırakmamak benim basketbol kanunlarıma pek uymuyor. Ya böyle bir silahla maçı almayı denersin yada o gün bunu en çok hak edenle. Ve Daniels bu kategorilerden hiçbirine girmiyor. Daniels o şutu soksa bütün MSG rüyasını Boston’a kaydırıp filmin adını değiştirebilirdi ama ben yinede rakip takım koçunun umduğu seti oynatmazdım.



Not= KG maç sonunda Knicks’in galibiyetine limon sıkmak istemesi pek hoş değildi. Eskiden bilgisayar oyunu kahramanı gibi kendini hırsıyla depolayabilen KG’ye huysuz ihtiyarlar gibi davranmak yakışmıyor.

CELTİCS’İN PARANTEZİ= Maçı bir çok ama ile kaybettiler. Realist amaları derki her maç Rondo&Bass ikilisinden 51 sayı, 16 ribaunt, 13 asist bulamayabilirler. Dengesinde ise doğru transfer Pietrus ve Celtics ruhunun kaptanı Pierce ile bunu yayabilirler. Ne kadar gidecekleri ihtiyar kurtların sağlıklılık oranlarına bağlı.

KNİCKS’İN PARANTEZİ= Knicks bu sezona inanmış ama bench fakirliğini çözerlerse daha dik olurlar.






DALLAS MAVS 94 - 105 MİAMİ HEAT 



Son finalistlerin maçı beklenen rekabetten uzak geçti. Lebron ve Wade sezon öncesi iddialarının arkasında olduklarını ilk maçta gösterirlerken Mavs geri koşmaya tenezzül etmediği bir maç çikardi. Tamam Lebron Lebron gibiydi Wade Wade gibiydi ve bu matematikte ligdeki her takımın işi çok zora girer ama ligin başladığını ve zafer purolarını biraz dinledirmeleri gerektiğini hatırlamaları lazım. Mavs ara sıra hücumda temposunu bulmaya yaklaştı ama hiç durduramayınca. Hatta durdurmaya yakalaşamayınca Heat 2,5 periyotta maçı kazanmayı garantiledi. Heat maç boyunca 7 3lük denerken Lebron&Wade hiç denemedi. Öylesine şefkle deldiler ki akıllarına bile gelmedi.



Lebron= 37 sayı, 10 ribaunt, 6 asist, 2 top çalma, 2 blok.

Wade= 26 sayı, 8 ribaunt, 6 asist.

HEAT’İN PARANTEZİ= Haslem 6sı hücum 14 ribaunt ile ateşlenmeye ihtiyacı olmayan Heat’in derecesini hiç söndürtmedi.

MAVS’İN PARANTEZİ= ah nerede vaaah nerede CHANDLER nerede!!!





LA LAKERS 87 - 88 CHİCAGO BULLS



Çok enteresan bir maç oynandı Los Angeles’te. Eminim 2 takımında taraftarları maç boyunca bir çok kere takımlarıyla gurur duydular ve aynı orantıda şu takımın haline bak demişlerdir. Mesela bizim çocuk Deng devre sonlarını muazzam, kalan süresini berbat oynadı. Rose ise bazen öyle umursamadan oynuyor, öyle hayattan bezmiş paslar atıyor ki sanırsın maç öncesi dünyası yıkılmış ama maç içinde ipleri kavradığı öyle anlar çıkıyor ki evinde izleyenleri bile MVP MVP diye bağırtır.
Aynı şey Lakers taraftarı içinde geçerli. Zaman zaman takımın gardı çok düşüyor ve ister istemez sezon öncesi gerçekleşmeyen takasla kulplandıracakken %100 sağlıklı olmayan Kobe patronluğunu, kalbi kırık Gasol İspanyol inadını gösterip ümitlere boğdular.

Enteresan maçtı. Danışıklı dövüş gibiydi. İki takımında ‘şöyle bir sağlam darbe vurayım da maçı koparmaya yaklaşayım.’ dileği olmadı. 2 takımda hem ümit verip hemde karamsar sezon sonları hayali kurdurtmayı başardılar.


Maçın sonunu hatta hem ilk devrenin hemde 2.devrenin sonunu bizim çocuk oynadı. Avrupa şampiyonasında bize büyük kıyağı dokunan Deng devre sonlarını harika oynayıp geri kalan sürede oynadığı kötü yüzdeyi sildi attı. Ve son 2 savunma pozisyonun 2sindede  cehenneme dalan Kobe’nin ilk pozisyonunda topunu çaldı ikincisinde bloklayarak maçın adamı oylamasında Rose’a büyük rakip oldu. Ama Rose zaman zaman maçın içinde pasif dinlenmeyi abartsada gerek özgüvenli atışlarıyla, gerek ipleri eline aldığında ağzı açık bırakmasıyla gerekse takımını maçın sonunda öne geçiren basketi Gasol’ün üzerinden yapışıyla Lakers deplasmanındaki galibiyete adını yazdırttı.


ROSE= 9/13 ile 22 sayı, 5 asist
DENG= 7/19 ile 21 sayı, 7 ribaunt, 3 asist, 4 top çalma

KOBE= 28 sayı, 7 ribaunt, 6 asist, 8 TOP KAYBI.
GASOL= 14 sayı, 8 ribaunt, 3 asist, 3 blok.

LAKERS’IN PARANTEZİ= Gerçekleşmeyen takas beklenildiği kadar negatiflik sağlamış. Hatta maçın bu şekilde oynanmasını sağlayacak kadar.

BULLS’UN PARANTEZİ= Boozer savunmadaki agresifsizliğine devam etsede hücumdaki savurganlığını azaltmış. Bu olgunluk göstergesi mi? Denk gelmiş bir maç mı? Fikrim 2.seçenekte ama 1.si için belki ihtimalimin olması bile Chicago için iyi.





OKC THUNDER 97 - 89 ORLANDO MAGİC



Magic’te işler hiç yolunda değil. Onlarda Lakers gibi olmayan takasın sorunlarıyla debeleşiyorlar. Ve Howard’ı takas etmekten başka kurtuluş yolları yok. Geminin kaptanı ben gideceğim diyorsa ne mürettebattan ne de gemiden verim alamazsın. Onlarda bunun doğruluğunu biliyorlar ve kendileri için karlı takası bekliyorlar. Sonuçta takasta geçen isim HOWARD gibi özel bir adam. Finale çıkma başarısı göstermişken Hedo’dan vazgeçip ardından tekrar kavuşmak adına Pietrus ve Gortat’ı harcamanın bedellerini ödüyorlar. İşleri zor ve ligin Magic’e de Lakers’a da ihtiyacı var.

Kazanan tarafa bakarsak pek değişen bir şey göremedik. Gençler, dinamikler, yetenekliler, atletikler ama hala 1-2 tane yaşlı kurdun takıma serpiştirilmesi gerektiğine inanıyorum. bu potansiyeli işlememek yazık olur.

Durant 30 atarak başladı.





GS WARRİORS 86-106 LA CLİPPERS

Magic maçının yarattığı uyku modu yüzünden izleyemediğim maç oldu. Clippers severlere telafi sözüm olsun.




TURCOLAR…

ÖMER AŞIK= Ömer’in özel bir uzun olduğu ortada ama gelişim göstermesi hala çok önemli. Dün 4ü hücum 8 ribaunt alarak bu yeteneğini sundu ama hücumdaki bitirişleri hala çok kuvvetsiz. O fiziğinin hakkını vere vere güçlü post up yapacağı günler, hücum ribauntlarını basket faullerle bitireceği günler Ömer için imkansız değil hatta yakın olmasını sağlayacak kabiliyeti ve azmi var.

HEDO= Maçın başında hem asistleriyle hem sayılarıyla hücumu şekillendirmeye çalıştı ama Magic’in keyfisizliği onunda gerçeği.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder